CHP’nin Değişim Arayışı: Yeni Bir Şarkı Yeterli Olacak mı?
CHP, son seçim yenilgisinin ardından yeni bir kurultay hazırlığı içinde. Partide değişim isteyenler, liderlik tartışmalarını alevlendiriyor. Ancak CHP’nin sorunu sadece lider değiştirmekle çözülebilir mi? Siyaset yorumcusu Bilal Demir, CHP’nin yapısal ve ideolojik sorunlarına dikkat çekiyor.

Siyaset ve Ekonomi Yorumcusu Bilal Demir, 1995 seçiminde siyasal İslam’ın iktidar olduğu, CHP’nin ise %10 seçim barajını zor geçtiği bir dönemde yaşanan değişim hamlesini hatırlatıyor. O dönemde partiye değişim lazım denilerek 1998’deki kurultaya gidildiğini, ancak değişimin sadece Ricky Martin şarkısıyla ve Deniz Baykal’ın merdivenlerden inmesiyle sınırlı kaldığını anlatıyor. Bu sözde değişimin sonucunda CHP, 1999 seçiminde barajın altında kaldı ve Baykal istifaya zorlandı.
Demir, aradan çeyrek asır geçmesine rağmen CHP’nin hala aynı sorunları yaşadığını belirtiyor. Yakında yapılacak olan kurultayda da benzer bir senaryonun tekrarlanabileceğini ifade ediyor. “Bakalım bu kez hangi şarkı seçilecek, merdivenlerden kim inecek” diye soruyor.
Demir, CHP’nin sorununun sadece liderlik meselesi olmadığını, yapısal ve ideolojik bir sorun olduğunu vurguluyor. “Herkes biliyor ki CHP’nin sorunu yapısal ve ideolojik. Bunu tartışmayıp konu bu liderde olmadı şimdi kimi seçelim meselesine indirgenince değişim bir türlü gerçekleşmiyor” diyor.
Bilal Demir, CHP’nin son seçimde sağ partilerle ittifak kurarak sağ tabana kendini beğendirmeye çalıştığını, ancak bunun da başarısız olduğunu söylüyor. Üstelik bu hamleyle kendi tabanını da küstürdüğünü ekliyor.
Yorumcu Demir’e göre CHP’nin yapması gereken şey sol açılım yapmak ve sosyal demokrat kimliğini yeniden kazanmak. “Yeniden yoksullukla mücadele, sosyal devletin kurulması, baskı rejiminin yerine eşit yurttaşlığa dayalı özgürlükçü bir demokrasinin inşası, kutuplaşmanın ve nefret dilinin yerine uzlaşmanın konulması gibi konuları gündemine alması ve önce kendi tabanını sonra toplumu ikna edip örgütlemesi gerekiyor” diyor.
Bilal Demir, CHP’nin ancak diğer ilerici kesimlerle ittifak halinde toplumdaki değişim talebine cevap verebileceğini belirtiyor. Yoksa yeni moda bir şarkıyla, yeni bir merdiven şovu eski hurdayı saklamaya yetmeyeceğini söylüyor.