Seçim Mağlubiyetinin Ardından Muhalefetin Karşılıklı Suçlama Krizi

Türkiye’de 2023 yılında yapılan genel seçimlerde iktidarı kaybeden muhalefet partileri, yenilginin sorumluluğunu birbirlerine yüklemeye başladı. Ekonomist Serkan Özcan, Twitter hesabından yaptığı açıklamalarda, muhalefetin bu üslubunun demokrasiye zarar verdiğini ve değişimin birinci koşulunun önce kendi hesabını vermek olduğunu vurguladı.

Özcan, seçim sonuçlarının ardından haber programlarında hemen her siyasetçinin bir diğerini açık ya da kapalı suçladığını gözlemlediğini belirtti. Otoriterleşmeye karşı demokrasi ve hukuk düzleminde bir araya gelmenin, sadece seçimden önce değil bir mağlubiyet durumunda da asgari nezaketi koruyarak mümkün olabileceğini ifade etti.

Muhalefetin Kendi Sorunlarıyla Yüzleşmesi Gerekiyor

Özcan, muhalefetin yenilginin nedenlerini sorgulaması gerektiğini, toplumun bugünkü muhalif siyasi aktörlerde umut görüp görmediğini, yazıp altına imza attıkları değerleri içselleştirip içselleştirmediklerini, herkes için demokrasi dedikleri kadar demokrasi isteyip istemediklerini kendilerine sorması gerektiğini kaydetti.

Özcan, bu sorular ortada dururken, hesap vermeyle mükellef hemen herkeste diğerini suçlama temayülünün hakim olduğunu, bu üslubun büyük toplumsal uzlaşmalar olabileceği yönündeki umutları tükettiğini ve demokrasinin yarınına da zarar verdiğini dile getirdi.

Özcan, seçimden sonra akaryakıttan giyime, gıdadan barınmaya nerdeyse her şeye %100 zam gelmişken, milletin ağır vergiler altında inim inim inlerken siyasetin gündemini karşılıklı suçlamalara kurban ettiğimizi söyledi. Değişimin birinci koşulu olan önce kendi hesabını vermenin önemine dikkat çekti. Bugün diğerini suçlayarak bir sonraki seçimde bir çekim noktasına dönüşeceğini düşünenlerin fena halde yanıldıklarını ifade etti.

Özcan, ne denli samimi olduğu kuşkulu olsa da iktidarın kendini değiştirme yönündeki hamlelerine karşın muhalefetin maalesef kendi yapay gündemine hapsolduğunu sözlerine ekledi.