Sığınmacılara Karşı Yeni Algı Operasyonu: Gazeteciler Tutuklandı, İslamcılar Tek Milletiz Dedi
Sığınmacılar konusunda iktidarın yeni algı operasyonu, gazetecilerin tutuklanması ve muhalefetin tepkisi. Gerçek Hayat dergisinin Araplarla tek milletiz diyen islamcı yazarları kimler?
Türkiye’de sığınmacılar konusunda son günlerde yaşanan gelişmeler, iktidarın bu konuda yeni bir algı operasyonu başlattığını gösteriyor. Bir yanda sığınmacılara karşı eleştirel yayınlar yapan gazeteciler tutuklanırken, öbür yanda siyasal islamcı bir dergi olan Gerçek Hayat, Araplarla tek milletiz diyen bir çağrı yayımladı.
Gazeteciler Neden Tutuklandı?
Sığınmacılara karşı halkın artan tepkisinden endişe eden iktidar, bu konuda eleştirel yayınlar yapan gazetecilere gözdağı vermek için harekete geçti. Batuhan Çolak, Eray Öztürk ve Şuayip Çardaklı adlı üç gazeteci, sosyal medyada yaptıkları paylaşımlar nedeniyle Ergenekon soruşturmalarını andıran bir yöntemle tutuklandı.
Bu gazetecilerin suçlandığı konu ise sığınmacılara karşı nefret söylemi kullanmak değil, sadece sığınmacılara ilişkin gerçekleri haberleştirmekti. Örneğin Batuhan Çolak, sığınmacılara verilen 750 TL’lik yardım kartlarını ve bunların nasıl kullanıldığını gösteren bir videoyu paylaşmıştı. Eray Öztürk ise sığınmacılara ait olduğu iddia edilen silah ve mühimmat fotoğraflarını yayımlamıştı. Şuayip Çardaklı da sığınmacılara yönelik eleştirilerini dile getirmişti.
Bu gazetecilerin tutuklanmasında ise ilginç bir detay ortaya çıktı. Profesör Ümit Özdağ’a göre, söz konusu operasyon sürecinde önce savcı değiştirilmiş, yerine getirilen savcı ise mülteciler konusunda kitap yazan ve onları korumak tarihi görevimiz diyen biriymiş. Bu savcı, ifade bile almadan tutuklama talebiyle üç gazeteciyi hakime sevk etmiş. Oysa Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlar Dairesi’nin bu gazeteciler için hiçbir suç tespiti yokmuş. Keza gazetecilere avukatlarının suç ne sorusuna verilen bir cevap da yokmuş.
Bu durum, yapılan operasyonun hem Suriyelileri ve ardında olan Amerika ile Avrupa’yı memnun etmek hem de sığınmacılar konusunda infial halinde olan halkı korkutmak ve sindirmek olduğunu gösteriyor. Verilmek istenen mesaj ise şu: Suriyeli sığınmacı ve göçmenleri eleştirirsen yakarız, hapse atarız.
Gerçek Hayat Dergisi Ne Yaptı?
Sığınmacılara karşı yapılan baskının diğer ayağı ise siyasal islamcı bir dergi olan Gerçek Hayat’tan geldi. Bu dergi, AKP yandaşı Yeni Şafak grubuna ait ve gazeteci kılıklı islamcılara bir çağrı yaptırdı. Bu çağrıda şunlar denildi: “Biz Türküz, Kürdüz, Arabız, Gürcüyüz, hepimiz aynı milletin parçasıyız, tek milletiz.”
Bu durduk yerde nereden çıktı derseniz, perde arkası ve de işin ardında iktidar var. Öyle olmazsa sarayın yayın organı Yeni Şafak grubu bunu yapmazdı. Peki iktidarın amacı ne? Sığınmacılar, göçmenler konusunda yeni algı inşasıdır. Malum saray, muhalefetin CHP ile İYİ Parti cephesini adeta yok etti, sıfırladı. Toplumsal karşıtlık anlamında tek korkuları halkın sığınmacılara, göçmenlere karşı zirve yapan nefretidir. İktidar bu nefretin sokağa yansımasından endişeli. Duası sığınmacılar konusuyla uç verecek tepkinin bağlılık ateşiyle birleşip kitleselleşmesi ve de yurdu sarmasından ürküyor.
Bu bağlamda Gerçek Hayat dergisinin yaptığı çağrının amacı ise halka şunu söylemek: Siz Araplarla aynısınız, onlara karşı çıkarsanız kendinize zarar verirsiniz. Bu ise tam bir safsatadır. Çünkü Türk milleti Araplarla aynı değildir. Türk milleti tarihte Araplara karşı çok sayıda savaş vermiş, onların ihanetlerine maruz kalmış, onların siyasal islamcılığına karşı laik cumhuriyetini kurmuştur.
Araplarla Tek Milletiz Diyen İslamcılar Kimler?
Gerçek Hayat dergisinin Araplarla tek milletiz diyen çağrısına imza atan islamcı yazarlar ise şunlardır: Özgür Sirene, Turan Kışlakçı, Özlem Doğan, Kemal Özel, Hikmet Genç, Hüseyin Karagöz, Yakup Köse, İsmail Halis, Harun Yakışıklı, Tacettin Kutay, Yusuf Alabarda, Yasin Aktay, Bahadır Yayla, Ahmet Yusuf ve Nidal Siyam.
Bu saydığım isimlerin pek çoğu radikal islamcıdır. Ki aralarında idam cezasına çarptırılan ve mahkum olanlar bile vardır. Gerçek Hayat dergisinin başındaki isim olan Kemal Özer ise bu ortak açıklamadan önce Ümit Özdağ’ın babası Yatsıadalara Menderes’in yüzüne sigara söndüren Yahudi yalanıyla saldırmıştır.
Bunun açıklaması ise bir yerlerden düğmeye basıldığı ve sığınmacılara karşı topyekün harekete geçildiğidir. Bu bağlamda Ümit Özdağ’ın dediği gibi komplolar, tezgahlar ve yıldırma girişimleri gündemdedir. Ancak günümüzün iletişim imkanlarıyla sonuç alamazlar. Tam tersine Ümit Özdağ’ı çok daha büyütürler.
